Dünya genelinde her yıl 29 Eylül’de kutlanan Dünya Kalp Günü, kalp hastalıklarının ölüm nedenleri arasında önde gelen bir tehdit olmasının önemini vurguluyor. Her yıl 17.1 milyon kişi kalp rahatsızlıkları nedeniyle hayatını kaybederken, uzmanlar modern tıbbın yanı sıra kişinin psikolojisinin de bu konuda önemli bir rol oynadığı belirtti. Peki, kalp hastalıklarından korunmak için ne yapılmalı?
Kalp hastalıklarından korunma, yaşam tarzı değişikliklerini içerir. Bu süreçte kişilerin pozitif bir bakış açısı geliştirmeleri, yaşamlarını olumlamaları önemlidir. Kalp, insanın içsel sevgi merkezi olarak kabul edilir ve bu nedenle sevgiye dayalı bir yaşam tarzı benimsemek, kalp sağlığını korumak için önemlidir. Yeşil, kalp çakrasını temsil eden bir renktir ve koşulsuz sevgiyi simgeler.
Bu nedenle sevgi frekansının yükseltilmesi, kalp hastalıklarından korunmak için etkili bir yol olabilir. Doğaya, diğer insanlara ve canlılara duyulan sevgi, kalp sağlığını olumlu yönde etkileyebilir.
UZMANINDAN KALP SAĞLIĞI İÇİN ÖNERİLER!
Sadece pozitif düşünmek ve sevgiye odaklanmak kalp hastalıklarından korunmak için yeterli değildir. Kalp hastalıklarından korunmak için yaşam tarzı da oldukça önemlidir. Kalp hastaları, cerrahi müdahaleler veya ilaçlarla tedavi edilseler bile, egzersiz yapma ve dengeli bir diyet uygulama gibi yaşam tarzı değişikliklerini göz ardı etmemelidirler.
Ayrıca, fiziksel sağlık kadar spiritüel sağlık da önemlidir. Nefes ezgersizleri ve ibadet gibi spiritüel aktiviteler, hem kalp sağlığını hem de genel yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyebilir. Bu tür aktiviteler, kişinin iç huzurunu bulmasına da yardımcı olur.
Dünya genelinde yaşanan hızlı değişimler ve stresli yaşam tarzları, insanların psikolojilerini ve fizyolojilerini etkileyebilir. Düşünce gücünün ve ses frekansının önemi unutulmamalıdır. Olumlu düşünce kalp sağlığına katkı sağlar. Düşüncelere dikkat etmek, aynı zamanda sözlerimize dikkat etmek anlamına gelir. Olumlu bir bakış açısı, yükselen enerjiden faydalanmamıza yardımcı olabilir ve sağlıklı bir yaşam tarzını destekler.
Sonuç olarak, kalp hastalıklarından korunmak için sadece modern tıbbi ve medikal tedaviler yeterli değildir. Kişinin yaşam tarzını pozitif bir şekilde değiştirmesi, sevgiye dayalı bir yaklaşım benimsemesi ve sevgi frekansını artırması kalp için oldukça önemlidir. Bu hususlara dikkat eden bireylerin sağlıklı bir kalp ile yaşamlarını sürdürmeleri mümkün olabilir.
