Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Enflasyonla mücadelemizi sürdürürken, hayat pahalılığının yol açtığı zorlukları telafi edecek gerekli politikaları uygulamaktan vazgeçmiyoruz. Halkımızın alım gücünü artıracağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi Basın Bilgilendirme Toplantısı’na katılıyor.
Yılmaz “Enflasyonla mücadelemizi sürdürürken, hayat pahalılığının yol açtığı zorlukları telafi edecek gerekli politikaları da uygulamaktan vazgeçmiyoruz. Daha önce de başardığımız gibi, güven ve istikrar ortamında, akılcı adımlarla enflasyonu yeniden tek haneye indirecek ve halkımızın alım gücünü artıracağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ın açıklamaları şöyle:
Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyor geleneksel “bütçe bağlama” merasimimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyor geleneksel “bütçe bağlama” merasimimizin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Aziz milletimiz mayıs ayında yapılan milletvekilliği genel seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde iradesini demokratik olgunluk içerisinde sandığa yansıtmıştır. Cumhurbaşkanımız bir kez daha güven tazelerken, Meclisimizde Cumhur ittifakı net bir çoğunluk elde etmiştir. Böylece önümüzdeki beş yıla ilişkin siyasi belirsizlik ortadan kaldırılmış, güven ve istikrar ile öngörülebilirlik tahkim edilmiştir. Bugün sizlere sunduğumuz bütçe bu dönemin ilk bütçesidir. 2024 yılı bütçesi hazırlıkları, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın gösterdiği vizyon ve talimatlar çerçevesinde; Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığımızın çalışmaları; tüm bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşlarımızın katkılarıyla tamamlanmıştır.2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bugün itibariyle sunulmaya hazır hale gelmiştir.Bugün hükümetlerimizin 22’nci, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemimizin ise 6’ncı bütçesi olan 2024 yılı Bütçesi hakkında değerlendirmelerde bulunacak ardından bütçemizi sembolik olarak bağlayacağız.
Eylül ayında Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuyla paylaşılan ve hazırlıkları toplumun geniş kesimlerinin katılımıyla gerçekleştirilen Orta Vadeli Program ile üç yıllık makroekonomik çerçeveyi ortaya koymuş; kamu kurum ve kuruluşlarımızın bütçelerinin hazırlanmasına yönelik yasal süreci başlatmıştık.Ardından uzun vadeli bir perspektifle hazırladığımız On İkinci Kalkınma Planı dün itibarıyla Cumhurbaşkanımızın imzasıyla Gazi Meclisimize sunulmuştur. Orta ve uzun vadeli hedeflerimizle uyumlu şekilde hazırlanan Bütçe Kanunu Teklifimizin meclis görüşmelerine Cumhuriyetimizin 100’üncü yıl dönümünü de kutlayacağımız Ekim ayı içinde başlıyoruz. 2024 Bütçesi, Türkiye Yüzyılı’nı inşa etme yolunda Gazi Meclisimizin takdirine sunduğumuz ilk bütçemizdir.
2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifimiz her şeyden önce “dirençli şehirler, dirençli ekonomi ve dirençli toplum” öncelikleri gözetilerek hazırlanmıştır. Türkiye’nin ortak aklı ile şekillendirilen politikalarımızın mali temelini oluşturan bütçemiz, her alanda inşa, ihya ve Türkiye’nin büyümesini önceleyen kalemleri içermektedir.
Bu dönemde temel önceliğimiz depremle yıkılan şehirlerimizi daha iyi şekilde yeniden ayağa kaldırmak, geleceğe dönük afet risklerini azaltmaktır. Bir diğer temel önceliğimiz mali disiplini esas alan, maliye ve para politikaları koordinasyonunu güçlendiren bir anlayış içerisinde makro finansal ve fiyat istikrarını sağlama hedefine katkıda bulunmaktır. Gerçekçi ve ayakları yere basan politikalarımızla, tüm dünya ile birlikte ülkemizi de olumsuz etkileyen hayat pahalılığı sorunun da üstesinden geleceğiz.
Bütçemiz; yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı destekleyen, bütüncül ve kapsayıcı birkalkınma yaklaşımına sahiptir. İstikrar içinde büyümenin sağladığı imkanları insan odaklı ve sosyal refahı artırıcı bir yaklaşımla toplumun bütün kesimleri ile paylaşmak esas alınmıştır. İşçisi, memuru, emeklisi, esnafı ve çiftçisiyle toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçları gözetilerek hazırlanmış, Edirne’den Kars’a 81 ilimizin her köşesinin gereksinimleri düşünülmüştür. Milli teknoloji hamlesi, milli enerji, gıda arz güvenliği, yeşil ve dijital dönüşüm gibi alanlara odaklanan 2024 yılı bütçemiz stratejik hedeflerimize daha hızlı ulaşmamızın önünü açacaktır.Bilim, teknoloji, tasarım ve inovasyonda bize sunulanla yetinmeyecek, yeni trendlerde belirleyici ve öncü olacağız.Bu bütçeyle insanımızın refahını artırmak başta olmak üzere milletimize verdiğimiz sözleri yerine getirecek, güven ve istikrar iklimini tahkim edeceğiz.Değerlerimize sahip çıkarak aile kurumuzu sağlamlaştıracak, zararlı akımlara karşı milli bünyemizi perçinleyeceğiz.Terörü kaynağında kurutma stratejimizi kararlılıkla uygulamaya, tüm şehirlerimiz ile sınırlarımızda huzur ve güven ortamını korumaya devam edeceğiz.Bölgesel ve küresel dengelerin anahtar ülkesi olarak diplomaside belirleyici rolümüzü sürdüreceğiz.Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yatırımlara kaynak ayıran ve sosyal yapıyı güçlendiren bütçe teklifimizin, ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını şimdiden diliyorum.
Küresel salgın, jeopolitik gerilimler ve savaşların gölgesinde dünya ekonomisi, tam olarak arzu edilen toparlanmayı sağlayamamıştır.Artan risk ve belirsizlikler pek çok ülkede büyüme oranlarını sınırlandırmaktadır. Mevcut kırılganlıklar ve yeni risklerle beraber, 2022 yılında yüzde 3,5 büyüme kaydeden küresel ekonominin 2023 yılında yüzde 3,0, 2024 yılında da yüzde 2,9 oranında büyüyeceği öngörülmektedir.Bu süreçte, tüm dünyanın karşı karşıya kaldığı zorluklar, devam eden tedarik zinciri sorunları ve Rusya-Ukrayna savaşıyla küresel enerji ve gıda fiyatlarında yaşanan artışların yol açtığı şoklara karşın ülkemiz, 2022 yılında yüzde 5,5 oranıyla kuvvetli bir büyüme hızına ulaşmış ve “kesintisiz büyüme” sürecini 13 yıla çıkarmıştır.2023 yılı 6 Şubat tarihinde meydana gelen 11 ilimizi ve 14 milyon insanımızı doğrudan etkileyen ve asrın felaketi olarak nitelenen depremlere rağmen, üretim ve ihracatımız sekteye uğramamış, dünyada benzer afetlerle karşılaşan ülkelerdeki ekonomik daralmayı yaşamadan oldukça süratli bir biçimde toparlanmıştır. Aldığımız yerinde ve etkili önlemlerle ekonomik aktivitenin ivmesi sürdürülmüş ve depremin büyüme üzerindeki olumsuz etkisinin sınırlı düzeyde kalması sağlanmıştır. Böylece 2023 yılının ilk yarısında yüzde 3,9 oranında büyüyen Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında olumlu ayrışarak 12 çeyrektir devam eden büyüme performansını sürdürmüştür. Hâlihazırdaki büyüme oranlarımız, ihracat ve istihdamdaki rekorlara kadar pek çok göstergemiz Türkiye Yüzyılına emin adımlarla girdiğimizin ispatıdır.
Küresel iktisadi faaliyetlerdeki yavaşlamanın ve Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketinin etkilerine rağmen 2023 yılının genelinde ekonomik büyümemizin yüzde 4,4 olarak gerçekleşmesini öngörüyoruz.2024 yılı için ekonomimizin daha dengeli bir talep kompozisyonuyla yüzde 4 oranında büyümesini ve enflasyondaki düşüşün de teminiyle diğer ülkelerden olumlu yönde ayrışmasını bekliyoruz. Bilindiği üzere, güçlü ekonomik aktivitenin istihdam oluşturma kapasitesi üzerindeki olumlu etkisiyle, istihdamımız, 2023 yılının ikinci çeyreğinde tarihi yüksek seviyelerine ulaşmıştır. Yılın ilk yarısında, emekliliğe hak kazanma koşullarına yönelik düzenlemelerin sonucu istihdamdan ayrılanlar ve depremin olumsuz etkilerine rağmen net 220 bin istihdam artışı sağlanmıştır. 2023 yılı genelinde ekonomideki canlılığın sürmesiyle yılsonu itibarıyla istihdamdaki yıllık artışın yaklaşık 900 bin kişi olması, işsizlik oranının yüzde 10,1’e gerilemesi, 2024 yılında ise parasal sıkılaştırma koşullarının etkisiyle işsizlik oranının hafif bir yükselişle yüzde 10,3 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir. Küresel ekonominin ivme kaybettiği ve dünya ticaretinde ciddi bir durgunluk yaşandığı bir dönemde, uyguladığımız politikalar ve güçlü ekonomik yapımız ile ihracatımız artmaya devam etmektedir. 2022 yılında 254,2 milyar dolarla bir önceki Orta Vadeli Program hedeflerimize yaklaşan ihracatımız, jeopolitik gerilimler ve küresel büyümedeki yavaşlama beklentilerinin yanı sıra depremin ihracat üzerindeki olumsuz etkilerine rağmen 2023 yılında da tarihi rekorlar kırmaya devam etmektedir. Yıllıklandırılmış ihracatımız Eylül ayı itibarıyla 253 milyar doları aşmış, küresel mal ticaretinde ülkemizin aldığı pay yüzde 1’in üzerinde gerçekleşmiştir.
2023 yılı genelinde 255 milyar doların üzerinde ihracat ile bir önceki yılın üzerinde bir ihracat performansı yakalamayı, 2024 yılı için de 267 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda, ihracat desteklerimizi artırarak devam ettirecek, ihracat pazarlarını çeşitlendirme yönünde adımlar atacak, küresel ticaretteki yeni eğilimlerle uyumlu olarak çalışmalarımızı aktif bir şekilde sürdüreceğiz.Seyahat gelirlerimiz ise, salgın ve jeopolitik gerilimlerin turizm sektörü üzerindeki olumsuz etkisine rağmen, Hükümetimizin uyguladığı politikaların desteğiyle güçlü seyrini sürdürerek, cari dengenin iyileşmesine önemli katkı sağlamaya devam etmektedir. Turizm sektörümüzün olumlu performansı ile seyahat gelirlerimizin 2023 yılı sonunda 49 milyar dolara, 2024 yılında söz konusu yukarı yönlü ivmenin sürmesiyle 52,5 milyar dolara ulaşarak yeni rekorlar kaydetmesini bekliyoruz. Yurt içi talepte öngörülen dengelenmenin neticesinde ithalat artış ivmesinin zayıflaması, turizm gelirlerindeki güçlü görünüm ve küresel enerji fiyatlarında ani bir yükseliş olmayacağı beklentisiyle, cari işlemler dengesinde önümüzdeki dönemde iyileşme öngörülmektedir. Cari işlemler açığımızın en önemli sebeplerinden biri olan enerjide, son dönemde ithalat bağımlılığını azaltma ve arz güvenliğini sağlama amacıyla attığımız adımların ve temiz enerji kaynaklarıyla yeşil dönüşümü gerçekleştirme kararlılığımızın cari denge üzerindeki olumlu etkilerini, önümüzdeki dönemde daha belirgin bir şekilde göreceğiz. Küresel ölçekte enflasyon sorunu pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede devam ederken, enflasyonla mücadeleye yönelik şeffaf ve güvenilir politika adımlarını yerinde ve zamanında hayata geçirmekte, bu duruşumuzu düşük tek haneli enflasyon seviyelerine kalıcı şekilde ulaşıncaya kadar sürdürmekte kararlıyız.
2023 yılı genelinde 255 milyar doların üzerinde ihracat ile bir önceki yılın üzerinde bir ihracat performansı yakalamayı, 2024 yılı için de 267 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda, ihracat desteklerimizi artırarak devam ettirecek, ihracat pazarlarını çeşitlendirme yönünde adımlar atacak, küresel ticaretteki yeni eğilimlerle uyumlu olarak çalışmalarımızı aktif bir şekilde sürdüreceğiz.
Seyahat gelirlerimiz ise, salgın ve jeopolitik gerilimlerin turizm sektörü üzerindeki olumsuz etkisine rağmen, Hükümetimizin uyguladığı politikaların desteğiyle güçlü seyrini sürdürerek, cari dengenin iyileşmesine önemli katkı sağlamaya devam etmektedir. Turizm sektörümüzün olumlu performansı ile seyahat gelirlerimizin 2023 yılı sonunda 49 milyar dolara, 2024 yılında söz konusu yukarı yönlü ivmenin sürmesiyle 52,5 milyar dolara ulaşarak yeni rekorlar kaydetmesini bekliyoruz.Yurt içi talepte öngörülen dengelenmenin neticesinde ithalat artış ivmesinin zayıflaması, turizm gelirlerindeki güçlü görünüm ve küresel enerji fiyatlarında ani bir yükseliş olmayacağı beklentisiyle, cari işlemler dengesinde önümüzdeki dönemde iyileşme öngörülmektedir.
Cari işlemler açığımızın en önemli sebeplerinden biri olan enerjide, son dönemde ithalat bağımlılığını azaltma ve arz güvenliğini sağlama amacıyla attığımız adımların ve temiz enerji kaynaklarıyla yeşil dönüşümü gerçekleştirme kararlılığımızın cari denge üzerindeki olumlu etkilerini, önümüzdeki dönemde daha belirgin bir şekilde göreceğiz. Küresel ölçekte enflasyon sorunu pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede devam ederken, enflasyonla mücadeleye yönelik şeffaf ve güvenilir politika adımlarını yerinde ve zamanında hayata geçirmekte, bu duruşumuzu düşük tek haneli enflasyon seviyelerine kalıcı şekilde ulaşıncaya kadar sürdürmekte kararlıyız.
Şimdiye kadar hazırladığımız bütçeler ile hastaneler, otoyollar, demiryolları, köprüler, tüneller, barajlar, içme suyu ve sulama tesisleri, organize sanayi bölgeleri, AR-GE merkezleri, enerji ve savunma sanayi projeleri gibi sayısız yatırımı hayata geçirdik, bu çerçevede 2024 yılı bütçemizde de yatırımlarımıza devam edeceğiz. Enerjiden tarıma, eğitimden sağlığa, sanayiden savunma sektörüne kadar Cumhurbaşkanımızın liderliğinde her alanda somut ve dinamik politikaları, planlı ve programlı bir şekilde birer birer uygulamaya devam edeceğiz.
Maliye politikamızı deprem ve afet harcamalarını yaparken yapısal bir bozulmaya yol açmayacak ve bütçe disiplinini koruyacak bir yaklaşım içerisinde uyguluyoruz. Şimdiye kadar hazırladığımız bütçeler ile hastaneler, otoyollar, demiryolları, köprüler, tüneller, barajlar, içme suyu ve sulama tesisleri, organize sanayi bölgeleri, AR-GE merkezleri, enerji ve savunma sanayi projeleri gibi sayısız yatırımı hayata geçirdik, bu çerçevede 2024 yılı bütçemizde de yatırımlarımıza devam edeceğiz. Enerjiden tarıma, eğitimden sağlığa, sanayiden savunma sektörüne kadar Cumhurbaşkanımızın liderliğinde her alanda somut ve dinamik politikaları, planlı ve programlı bir şekilde birer birer uygulamaya devam edeceğiz. Maliye politikamızı deprem ve afet harcamalarını yaparken yapısal bir bozulmaya yol açmayacak ve bütçe disiplinini koruyacak bir yaklaşım içerisinde uyguluyoruz.