Deniz Berktay ile Kuzeyden notlar: Türkiye’nin sonuçsuz kalan girişimi

Karadeniz’in kuzeyinde iki yıldan fazla zamandır devam eden savaş, hem bölgeyi hem de bizi olumsuz etkiliyor. Bu nedenle önceden de tekrarladığımız üzere bölgeye bir an önce barışın gelmesi, Türkiye açısından da önemli. Ancak Türkiye’nin geçenlerde açıkladığı barış ve arabuluculuk önerisi yine olumsuz karşılandı.

Deniz Berktay ile Kuzeyden notlar: Türkiye’nin sonuçsuz kalan girişimi
REKLAM ALANI
Yayınlama: 16.04.2024
A+
A-

Türkiye’nin açıkladığı
teklif, İstanbul’da Mart
2022’de tarafların bir araya gelip ön
onay verdikleri fakat sonra İngiltere’nin
araya girmesiyle sonuçsuz kalan formül
üzerinden hareket edilinmesini öngörüyor.
Rusya’nın Ukrayna’da ele geçirmiş olduğu
bölgelerde uluslararası gözlemcilerin
eşliğinde referandum yapılması, savaşın
mevcut ateş hattında dondurulması,
Ukrayna’nın 2040 yılına kadar tarafsız
statüde olacağının garanti edilmesi gibi
hususlar var.

Kremlin yönetimi, bu tekliflerin ele
alınabileceğini söylemekle birlikte
barış girişimlerinin, “yeni gerçeklikleri”
dikkate alması gerektiğini söyledi. “Yeni
gerçeklikler”den kastettikleri, Rusya’nın
2014’te ve 2022’de ele geçirdiği ve kendi
topraklarına resmen kattığını ilan ettiği
toprakların (Kırım Yarımadası ile Lugansk,
Donetsk, Zaporojye ve Herson illeri)
müzakere dışı bırakılması. Ukrayna’nın
geçen yıl giriştiği fakat başarısızlıkla
sonuçlanan karşı taarruzdan sonra
en milliyetçi çevreler bile Kırım’ın -en
azından yakın gelecekte- geri alınmasını
gerçekçi görmüyor. Ama buraları Rus
toprağı olarak tanımak, Ukrayna’da hiçbir
yöneticinin yapamayacağı bir şey.
Ukrayna’ysa bu barış önerisine
daha net bir ret yanıtı verdi. Zelenski,
Türkiye’nin tek başına arabuluculuğunun
Rusya’yı durdurmaya yetmeyeceğini
söylerken Zelenski’nin danışmanı
Mihaylo Podolyak, “Zelenski’nin barış
formülü dışındaki her girişim, Rusya’daki
saldırgan yönetimi iktidarda tutmaya
yarar” diyerek Türkiye’nin girişiminin
Putin’e yarayacağını ima etti. Ukrayna,
16-17 Haziran’da İsviçre’de yapılacak
olan ve Ukrayna’yı destekleyen ülkelerin
katılarak barış şartlarını belirleyecekleri
zirveye odaklanmış durumda.

Zelenski’nin
söylediğine göre önce “dost ülkelerle”
birlikte şartlar belirlenecek, sonra da
Rusya’ya “Gel bakalım buraya” denerek
anlaşmayı imzalaması bildirilecek
(İkinci Dünya Savaşı sonunda Sovyet
Mareşali Jukov’un müttefiklerle birlikte
Almanya’nın teslim anlaşmasını hazırlayıp
bunu Alman Mareşali Von Keitel’e
imzalatması gibi).
Peki ama sahadaki durum Ukrayna’nın
Rusya’ya dayatma yapmasına uygun mu?
Maalesef değil. Ukrayna Başkomutanı
Sırski, birkaç gün önce cephede durumun
“hızla kötüleştiğini” söyledi. Batı’dan
gelen yardımdaki sıkıntılardan daha da
kaygı verici olanı, yeni asker bulmaktaki
sıkıntılar.

Ukrayna, büyük tartışmalar
sonunda askere alma yaşını 27’den 25’e
düşüren yasa tasarısını onaylayabildi.
Asker açığını telafi etmeden Ukrayna’nın
değil Rusya’yı zorlamak, mevcut hatları
bile tutması zor görünüyor (Bunu da
ben demiyorum, eski Ukrayna Savunma
Bakanlığı Sözcüsü Ganna Malyar diyor).
Savaşın sürmesi, Moldova ve
Balkanlar’da da -bir süredir dondurulmuş
olan- çatışmaların tekrar şiddetlenmesine
neden olabilir. Haftaya -ani bir durum
olmazsa- bu konuyu yazacağım.

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.