Rusya ve İslam dünyası

Moskova’da bundan iki hafta önce büyük bir konser salonunda düzenlenen ve 140’tan fazla kişinin yaşamını yitirdiği terör saldırısı Rus gündeminin üst sıralarındaki yerini koruyor

Rusya ve İslam dünyası
REKLAM ALANI
Yayınlama: 09.04.2024
A+
A-

Rus makamları,
olayın faillerinin ifadelerini
televizyon kanallarında yayımladı.
Burada failler, sürekli Ukrayna’dan
bahsediyor. Anlattıklarına göre
kendileriyle iletişime geçen Seyfullah
adlı biri, bunların her birine, 1’er
milyon Ruble para teklif etmiş.
Bu parayı da Ukrayna’ya geçtikleri
zaman alacaklarını söylemiş. Ayrıca
Ukrayna sınırının iki noktasında
-sınırı geçebilmeleri için- mayınların
temizlendiğini ve onların buradan
sınırı geçtikten sonra araçlarla Kiev’e
nakledileceklerini bildirmiş.

İFADELERİ GEÇERLİ OLMAZ

Rusya yönetimi, bu ifadelere
dayanarak eylemi planlayanın
Ukrayna olduğunu söylüyor. Rusya’nın
devlet başkanı ve şimdiki Güvenlik
Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri
Medvedev, bu saldırının planlayıcısının
“Kiev yönetimi” olduğunu, suç
ortaklarının ise ABD, İngiltere, Fransa
ve Almanya olduğunu ilan etti.
Ukrayna’dan bu sözlere henüz resmi
açıklama gelmedi. Fakat demeç veren
Ukraynalı uzmanlar, saldırıdan iki
hafta sonra üstelik de baskı alında
alındığı belli olan ifadelerin hiçbir
geçerliliğinin olmayacağını söylüyor.
Peki ama saldırı terör örgütü IŞİD
tarafından üstlenilmişken Rusya’nın
bunu görmezden gelerek -daha
ilk anlardan itibaren- saldırıda
Ukrayna’nın parmağının olduğunu
söylemesinin nedeni ne?

‘TOPLUMSAL DESTEK’ AMACI

Başlıca iki nedenden bahsedilebilir:
Birincisi, Ukrayna’ya karşı yürütülen
savaşa daha geniş toplumsal destek
bulmak (Bunu da Ukrayna halkını
topyekûn düşman ilan etmeden,
“Kiev yönetimini” ve onun arkasındaki
Batı’yı suçlayarak yapmaya
çalışıyorlar). Bunu, iki hafta önceki
yazıda değerlendirmiştik.

AÇILIMA KİLİSEDEN DESTEK

İkincisi ise önemli bir Müslüman
nüfusa sahip olan ve İslam dünyası
ile ilişkilerini yakınlaştırmaya
çalışan Rusya’da, Müslüman karşıtı
havanın ve söylemlerin oluşmasının
önüme geçmek. Sovyetler Birliği’nin
fiyaskoyla sonuçlanan 1979-1989
dönemindeki Afganistan macerası,
Moskova’nın İslam dünyasıyla
ilişkilerini bozmuştu. 1990’larda ve
2000lerin başlarındaki Çeçenistan
savaşları da Rusya ile İslam
dünyasının arasını iyice açmıştı.

Ne
var ki ABD’nin 2003’te Irak’ı işgali
sonucunda ABD ile Müslüman
dünyası arasında başlayan soğumayı,
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin
ustalıkla kullanarak Rusya’yı “İslam
dostu bir ülke olarak ortaya koydu.
Batı basınında, İslamiyete hakaret
içeren yayınlara en fazla Rusya tepki
gösteriyor.

Rusya’nın bu “İslam dünyası
açılımı”na en yoğun desteği de Rus
Ortodoks Kilisesi veriyor. Rus Patriği
Kiril, daha geçen yıl hem Putin’in
hem de kendisinin, Ortodoksluğun
Katoliklikten ziyade, İslamiyet’e
yakın olduğunu söyleyerek kilise
tarihinde bir çığır açmıştı. Rusya’nın
Batı ile ilişkileri bozuldukça, Asyalılık
ve Doğululuk vurgusunun arttığını
görüyoruz. Bunu ileriki yazılarda daha
ayrıntılı yazacağım.

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.