Sanat Güncesi – Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri | Cumhuriyet

Eğlencenin ve Kültürün Buluşma Noktası: Haftanın Sanat ve Kültür Etkinlikleri!

Sanat Güncesi – Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri | Cumhuriyet
REKLAM ALANI
Yayınlama: 02.04.2024
A+
A-

Tiyatro

Adana DT “Komik Para” (Ordu Turnesi)

Adana Devlet Tiyatrosu, seyircilerini kahkaha dolu bir deneyime davet
ediyor: “Komik Para”. Ray Cooney tarafından yazılan bu oyun,
Türkçeye Haldun Dormen tarafından çevrilmiş ve Birkan Görgün
tarafından yönetilmiştir.

Oyunun adı Komik Para olsa da, aslında komik olanın para değil,
para etrafında dönen amaçlar olduğunu vurguluyoruz. İki evli
çift, iki dedektif, bir taksi şoförü ve paranın gerçek sahibi
olan mafya babası Bay Conta arasında geçen karmaşık bir hikâyeye
odaklanıyoruz. Bir çanta etrafında şekillenen gelecek umudu ve
basit bir planın arapsaçına dönüşmesiyle komik olaylar zinciri
başlar.

Küresel salgının ardından, unutulmaya yüz tutmuş kahkahaları
yeniden hatırlatmak için perdeyi açıyoruz. 5 ve 6 Nisan
tarihlerinde saat 20:30’da Ordu Devlet Tiyatrosu’nda seyircilerle
buluşacak olan bu oyun, izleyicilere unutulmaz bir komedi deneyimi
sunmayı hedefliyor.

Sanat Güncesi - Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri | Cumhuriyet

Ankara DT “Bizim Yunus

Ankara Devlet Tiyatrosu’nun sezon programında
önemli bir yer tutacak olan “Bizim Yunus” adlı oyun,
seyircileriyle buluşmaya hazırlanıyor. Yazarlığını Sönmez
Atasoy’un üstlendiği, yönetmen koltuğunda ise Mustafa Kurt’un
bulunduğu bu oyun, Türkçenin ve Yunus Emre’nin evrensel
mesajlarını çağdaş bir bakış açısıyla aktarıyor.

2021 yılının, Birleşmiş Milletler-Unesco
tarafından Yunus Emre Yılı ilan edilmesi ve Türkiye Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanlığı tarafından da “Yunus Emre ve Türkçe Yılı”
olarak belirlenmesi, bu oyuna ayrı bir anlam katıyor. “Bizim
Yunus”, insan ve doğa sevgisi, hoşgörü, kardeşlik ve barış
gibi evrensel değerleri, en saf ve etkileyici Türkçe ile
seyirciyle buluşturmayı hedefliyor.

Oyunda, Yunus Emre’nin izinden giden bir
demiryolu makasçısı olan Adem’in hikâyesi anlatılıyor. Hacı
Bektaş-ı Veli ve Taptuk Emre gibi önemli dervişlerin etkisi
altında yetişen Adem, Yunus Emre’nin şiirlerini duymuş ve onun
mesajını kendi yaşamında da içselleştirmiştir.

“Sevelim Sevilelim, Dünya Kimseye Kalmaz”
felsefesiyle öne çıkan oyun, 3, 4 ve 5 Nisan tarihlerinde saat
20:30’da İrfan Şahinbaş Sahnesi’nde seyirciyle buluşacak.
Başrolde Alpay Ulusoy’un performansıyla izleyicileri büyüleyecek
olan “Bizim Yunus”, dil, din ve ırk ayrımı yapmadan tüm
insanlığa hitap ediyor.

Sanat Güncesi - Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri | Cumhuriyet

Erzurum DT “Palto” (İstanbul Turnesi)

Nikolay Vasilyeviç Gogol’un ünlü eseri “Palto”, Jean Cosmos
tarafından uyarlanmış, Türkçe çevirisi ise Cemal Süreya’ya
ait. Yönetmen koltuğunda ise A. Arif Atalay bulunuyor.

Oyun, 9. dereceden Kadrolu Kalem Memuru Akakiy Akakiyeviç’in
trajik hikâyesini anlatıyor. Akakiyeviç’in eski paltosu
arkadaşları tarafından yırtılınca, kendine yüksek fiyatla
muazzam bir palto diktirir. Ancak yeni aldığı palto bir kutlama
partisi sonrasında çalınır. Paltosunu bulmaya çalışırken
umutsuzca çabalar, ancak sonuç alamaz. Bu durum onu derinden
etkiler ve kahrından ölür. Sonrasında, intikam almak için geri
döner.

Oyunun performansları 2, 3, 4 ve 5 Nisan’da saat 20:30’da
İstanbul Mecidiyeköy Büyük Sahnesi’nde seyirciyle buluşacak.
Bu trajik ve etkileyici hikâye, seyircilere unutulmaz bir deneyim
sunmayı hedefliyor.

İstanbul DT “80 Günde Devr-i Âlem”

İstanbul Devlet Tiyatrosu, seyircileri nefes kesici bir macera ile
buluşturuyor: “80 Günde Devr-i Âlem”. Jules Verne’in klasik
eserinden uyarlanan bu oyun, Mark Brown tarafından ustaca adapte
edilmiş ve Türkçe çevirisi Başak Othan tarafından yapılmıştır.
Yönetmen koltuğunda ise Gökhan Kocaoğlu yer alıyor.

1872 yılında Londra’da başlayan hikâye, eksantrik bir İngiliz
centilmeni olan Bay Phileas Fogg’un dünyayı 80 günde
gezebileceğine dair bir bahse girmesiyle başlar. Fogg, bu çılgın
macerada sadık hizmetkârı Passepartout ile birlikte 3 kıtayı ve
4 okyanusu aşacakları olağanüstü bir yolculuğa çıkar.
Trenlerden gemilere koşacak, hatta bir fille bile seyahat
edeceklerdir! Ancak zamana karşı yarışırken, Fogg’un, peşine
takılan kanun kaçağı olduğuna inanan Dedektif Fix gibi
beklenmedik engellerle de karşılaşırlar. Fogg içinse bu yolculuk
sırasında hayatında hiç bilmediği bir macera daha vardır:
Aşk…

Oyun, beş oyuncunun düzinelerce farklı rolü ustalıkla
canlandırdığı sürükleyici, eğlenceli ve çılgın bir macerayı
izleyicilere sunuyor. 2, 3, 4, 5 ve 6 Nisan tarihlerinde saat
20:30’da Üsküdar Tekel Sahnesi’nde seyirciyle buluşacak olan
bu oyun, fantastik, tehlikeli ve sürprizlerle dolu bir dünya turuna
davet ediyor.

Opera ve Bale

Ankara DOB “Arşın Mal Alan”

Ankara Devlet Opera ve Balesi’nde sahnelenecek olan “Arşın Mal
Alan”, Hafız Gülüyev’in yönetmenliğinde gerçekleştirilecek.
Aynı zamanda orkestra şefi olarak da Rustam Rahmedov görev
yapacak. Bu eser, Esger’in hikâyesini anlatıyor ve tüccar
Esger’in kendi tercihlerine göre evlenme isteğini konu alıyor.
Geleneksel görücü usulüne karşı çıkan Esger, kendi tercihini
yapmak ister ve bu konuda yakın arkadaşı Süleyman’dan yardım
alır.

Soltan Bey’in kızı Gülçöhre ile Esger arasında yaşananlar,
yanlış anlamalara ve komik olaylara neden olurken, sonunda Esger ve
Gülçöhre’nin aşkı galip gelir. Dört çiftin düğünü bir
arada yapılır. Eserin yönetmenliğini Hafız Gülüyev
üstlenirken, orkestra şefi olarak Rustam Rahmedov görev alacak.

“Arşın Mal Alan”, 3 Nisan Çarşamba günü saat 20:30’da
Opera Sahnesi’nde seyirciyle buluşacak. Hafız Gülüyev’in
yönetiminde ve Rustam Rahmedov’un orkestra şefliğinde, bu eser
izleyicilere duygusal ve eğlenceli bir deneyim sunmayı hedefliyor.

Sanat Güncesi - Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri | Cumhuriyet

Konser

CSO Ada Ankara / Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, bu hafta CSO Ada Ankara Ana
Salon’da harika bir programa imza atıyor. Duayen şef Rengim
Gökmen yönetimindeki orkestra, Alman besteci Felix Mendelssohn
Bartholdy’nin Mi minör tonundaki Keman Konçertosu ile başlayacak.

Mendelssohn’un ünlü konçertosunu dünya çapında önde gelen
solistlerden biri olarak kabul edilen ve çok çeşitli bir
repertuara sahip olan sıradışı kemancı Arabella Steinbacher
yorumlayacak. Bu eser, Bach’ı yeniden hayata döndüren besteci
olarak da bilinen Mendelssohn’un yetenek ve duyarlılığını
müzikseverlere aktaracak.

Konserin ikinci bölümünde ise Türk müzik tarihine damgasını
vuran Ahmed Adnan Saygun’un 1960 yılında bestelediği 3 Numaralı
Senfonisi yer alacak. Saygun’un müziği, Türk Beşleri’nin
evrensel mirasını sürdüren önemli eserlerden biridir. Bu değerli
eseri Saygun’un öğrencisi Rengim Gökmen yönetiminde
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası icra edecek.

5 Nisan Cuma günü saat 20:00’de CSO Ada Ankara Ana Salon’da
gerçekleşecek bu muhteşem konser, müzikseverlere unutulmaz bir
deneyim sunacak.

CSO Ada Ankara / Mevlana ve Simyacı Senfonik Şiiri

İnsanın iç yolculuğunda önemli bir rehber olan Mevlana’nın ve
benzeri bir yol haritasını günümüze taşıyan Paulo Coelho’nun
“Simyacı” adlı eserinden esinlenerek bestelenmiş olan
“Mevlana-Simyacı Senfonik Şiiri”, birçok sanatçının
katılımıyla dinleyicilerle buluşacak.

Piyano performansını Sabri Tuluğ Tırpan’ın gerçekleştireceği
bu etkinlikte, anlatıcı olarak Okan Yalabık, neyzen olarak Burcu
Karadağ, soprano olarak Seran Bilgi ve dansçı olarak Su Güneş
Mıhladız sahne alacak. Bu muhteşem sanatçılar, dinleyicilere
mistik bir gece yaşatmayı hedefliyorlar.

2 Nisan Salı günü saat 21:00’de CSO Ada Ankara Ana Salon’da
gerçekleşecek olan bu etkinliğe tüm sanatseverler davetlidir.

Sanat Güncesi - Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri | Cumhuriyet

Sergi

Pera Müzesi
“Gelecek Hatıraları”

Pera Müzesi, geçmişin hatıralarını
geleceğe taşımanın yeni bir yolunu keşfetmek için heyecan
verici bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Suna ve İnan Kıraç
Vakfı’nın Kütahya Çini ve Seramikleri Koleksiyonu’ndan ilham
alan “Gelecek Hatıraları” adlı sergi, geçmişe dair tanıdık
nesneler aracılığıyla hatırlanmanın yanı sıra geleceği de
şekillendirebilecek bir araç olarak sanatı kullanıyor.

Bu benzersiz sergi, nesnelerin yardımıyla
hatırlananları odak noktasına alırken, güncel sanat yapıtları
aracılığıyla hafıza ile gelecek tahayyülleri arasındaki
bağlara odaklanıyor. Sergi, geçmişin nostaljik bağlılığı
yerine, geleceği nasıl hatırlayacağımızı düşünmeye teşvik
ederken, kültürel ve sembolik anlam taşıyan nesnelerin kişisel
yolculuklarla bölgenin hafızasını nasıl bir araya getirdiğini
inceliyor.

Sanatçılar arasında Adriana Varejão, Aslı
Çavuşoğlu, Bilal Yılmaz, Burçak Bingöl, Candice Lin, Deniz
Eroglu, Elif Uras, Francesco Simeti, Jorge Otero-Pailos, Livia Marin,
Metehan Törer, Neven Allgeier, oddviz, Skuja Braden, Taner Ceylan,
Volkan Aslan, Yasemin Özcan ve Zsófia Keresztes gibi isimler
bulunuyor.

Sergi, Suna Kıraç’ın anısına
düzenlenmiştir ve küratörlüğünü Ulya Soley üstlenmiştir.
Güncel yapıtlara ilham veren koleksiyondan seçilmiş eserler, her
bölümle ilişkilendirilmiş ve sergi boyunca ziyaretçilere
sunulmuştur. Sergi 28 Nisan 2024 tarihine kadar Pera Müzesi’nde
izlenebilir.

İş Sanat Ankara Sanat Galerisi “Retrospektif: Oktay Anılanmert
Sergisi”

İş Sanat Ankara Sanat Galerisi, 2018 yılında aramızdan ayrılan
sanatçı Oktay Anılanmert’i geçmiş yıllarda açtığı
sergilerinden bir seçkiyle anıyor. Sanatçının resimlerinde,
günümüz dünyasında kaybolmakta olan insan öğesinin değerlerini
ve yaşamla olan bağını yorumladığı eserleri, 1 Temmuz 2024’e
kadar Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi,
Ankara Sanat Galerisi’nde ücretsiz olarak izlenebilir.

Oktay Anılanmert, 1960’larda uluslararası sergi, bienal, gösteri
ve yurtiçi sanatsal etkinliklerde yer almaya başlamış ve
genellikle resimlerinde soyut-gerçeküstü, minimalist anlatımlarla,
bazen mizah-espri bazen de eleştiren bir yaklaşım sergilemiştir.
Eserlerindeki zıtlıklarla göze çarpan bu eylemler, yaşamla
ilgili çeşitli çağrışımlar taşır. Sanatçının
resimlerindeki figürler zaman zaman birbirlerini yönlendirir ve
sürüklerken, iç içe geçen beden dili ve oyun temaları da
kendini gösterir.

Anılanmert’in sanatçı kişiliğini şekillendiren biçim
anlayışı, kendi yazıp sahnelediği pantomim oyunlarına da
yansımıştır. Pantomimdeki kısa ve öz anlatımların, iç içe
geçen beden dili ve oyun temalarının resimlerine de yansıdığı
gözlemlenmektedir.

Çok yönlü bir sanatçı olan Oktay Anılanmert’in yaratıcılığı
resimde olduğu kadar büyük düzenlemeler, fresk uygulamaları,
metal yapıtları, mozaik panolar, pantomim metinleri ve oyunlarında
da görülebilir.

Arter Sergi Salonu “Kendi
Gölgesinde”

Arter, Dolapdere’deki sergi salonunda 7 Nisan
2024’e kadar devam edecek olan “Kendi Gölgesinde” adlı grup
sergisine ev sahipliği yapıyor. Arter Koleksiyonu’ndan
oluşturulan bu sergi, ziyaretçileri yapıtların birbirleriyle
kurdukları yakınlıklar ve mekânla girdikleri etkileşimden doğan
ara bölgeleri keşfetmeye davet ediyor.

Sergi, iç ve dış, kamusal ve mahrem, varlık
ve yokluk, hafıza ve unutma, boşluk ve beden gibi tematik ikilikler
etrafında kurgulanmıştır. Bu ikilikler arasındaki ilişkilerden
doğan ara bölgeleri araştıran sergi, 25 farklı sanatçının
yapıtlarını bir araya getiriyor.

Arter’in giriş ve -1. kat galerilerini
kapsayacak şekilde düzenlenen sergi, sanatseverlere çeşitli
görsel deneyimler sunmaktadır. Sergiyi keşfetmek ve sanat
eserlerinin arasındaki etkileyici ilişkileri görmek için 7 Nisan
2024 tarihine kadar Arter’e uğramayı unutmayın!

Kitap

İBB Yayınları – “100. Yılında Mübadele” – Mehmet
Söylemez

Türkiye ile Yunanistan arasında gerçekleşen ve tarihe “Mübadele”
olarak geçen nüfus değişimi, Lozan Antlaşması’ndan hemen
önce, 30 Ocak 1923 tarihinde imzalanan “Mübadele Sözleşmesi”
ile resmiyet kazanmıştır. Bu sözleşme ile yaklaşık bir buçuk
milyon insanın yer değiştirmesi kabul edilmiştir. Bu dönemde
yaşanan göç, uzun yıllar süren zorluklar, ayrılıklar ve
dramlara sahne olmuştur.

Anadolu’da yüzlerce göç hikâyesi bulunmasına rağmen, belki de
en farklı olanı Türk-Yunan Nüfus Mübadelesi’dir. Yunanistan
tarafında “Antalagi” olarak adlandırılan bu süreç,
çoğunlukla gemi ve trenlerle sağlıksız koşullarda yeni
vatanlarına gelmek zorunda kalan mübadillerin dram dolu
hikâyeleriyle doludur. Türkiye’ye veya Yunanistan’a,
bilmedikleri bir dilde yerleşmek zorunda kalan insanlar, aslında
aynı öykünün farklı kahramanlarıdır.

Mübadele, aradan geçen 100 yıla karşın belleklerdeki canlılığını
hâlâ koruyor. Tarihsel, kültürel ve sosyolojik yönleriyle
oldukça derin bir çalışma olan “100. Yılında Mübadele”, bu
önemli olayı hem bilimsel bir çerçevede hem de insani boyutuyla
ele alıyor. Mübadele’nin bu kırılma noktasında bir saygı
duruşu niteliği taşıyan kitap, okuyuculara bu önemli tarihi
olayı daha yakından anlama fırsatı sunuyor.


REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.